Önceki gün Dünya Madenciler Günü ile ilgili yaptığımız açıklamaya, “Dünya Madenciler Günü, iş cinayeti haberleriyle karşılandı” diye başlamıştık. Bugün ise açıklamamızı, “Dünya Madenciler Haftası Türkiye’de iş cinayetleriyle sürüyor” diyoruz.

Bu sabah yine acı haberlerle uyandı madenciler ve aileleri. Zonguldak ve Ordu’da meydana gelen iş cinayetleri, yine acılara boğdu madenci köy ve kasabalarını. Zonguldak’ta 4, Ordu’da ise bir madenci artık yaşamıyor…

Zonguldak Merkez’e bağlı Kırat Mahallesi’nde OF – TON Madencilik sahasında, İsmail Karaman tarafından işletilen taşkömürü ocağında, sabaha karşı işçiler; Yaşar Özerdoğan (53), İsmail Altun (24) ve Mustafa Özalpuğan (54) metan gazı zehirlenmesi sonucu yaşamını yitirdiler.

Ölüm haberleriyle yasa boğulan Zonguldak’da iş cinayetinin gerçekleştiği maden ocağı sahibi İsmail Karaman’ın cezaevinde olduğu ve işletmeyi içeriden yönettiği ortaya çıktı.

Zonguldak’ta yine aynı saatlerde ikinci bir iş cinayeti gerçekleşti. Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü’ne ait ocakta, iş cinayetine maruz kalan Azmi Kara’nın (40) hastaneye götürülürken kurtarılamadı. Yaşamını yitiren Azmi Kara’nın arkadaşı Hakkı Gebeş ile vagonları çeken lokomotiften düştüğü, Kara yaşamını yitirirken Gebeş’in yaralı olarak kurtuldu.

Bugün bir başka madenci ölümü ise Ordu’da yaşandı. Ordu’nun Gülyalı İlçesine bağlı Divane Köyü’nde faaliyet yürüten özel sektör tarafından işletilen taşocağında meydana gelen iş cinayetinde Hasan Hüseyin Deniz (25) yaşamını yitirdi. Taşocağı’nda iş makinesi operatörü olarak çalışan Deniz’in tonlarca taş yığınının altında kalarak feci şekilde can verdi.

Türkiye gündemi yerel seçimler konusuyla meşgul edilirken işyerlerine dönük denetimlerin her geçen gün gevşetildiği görülüyor. İşçinin direkt yaşamını ilgilendiren işçi sağlığı ve iş güvenliği konusu egemenleri ilgilendirmiyor. AKP hükümeti ise çalışma yaşamına ilişkin çıkardığı diğer yasal düzenlemeler gibi, bu yaşamsal konuyu da çözüme uzak yasa ve yönetmeliklerle geçiştiriyor.

Aşırı kar hırslarıyla bu cinayetlere neden olanları, sorumsuzluklarıyla iş kazası deyip geçenleri, ilgisizlikleriyle ölümleri seyredenleri, duyarsızlıklarıyla iş cinayetlerini kader olarak değerlendirenleri bu vahşet karşısında bir kez daha insan gibi düşünmeye davet ediyoruz.

Madenciliğin çocuk oyuncağı olmadığını, ciddi bir iş organizasyon gerektirdiği, işçi sağlı ve iş güvenliği önlemlerinin tam olarak alınması ve sıkı denetiminin öneminin artık anlaşılması gerekir.

Madencilik sektöründe devam eden özelleştirme ve taşeronlaştırmanın durdurulup yeniden masaya yatırılmasının zamanı gelmiş ve geçmektedir. Enerji Bakanlığı ve hükümeti bu konuda sorumluluklarını görmeye çağırıyoruz. Aksi halde bu iş cinayeti adı altında gerçekleşen ölümlerin vebali hükümetin ve ilgili bakanlarının omuzlarındadır. Maden işçisi kardeşlerimizde artık kuralsız, güvencesiz, örgütsüz çalışmanın kendileri açısından ölüm kalım ve gelecek meselesi olduğunu anlamalıdır.

İş cinayetlerini protesto ediyor, yaşamını yitiren madencilerin aile ve arkadaşlarının acılarını paylaşıyor, yaralı olarak kurtulanlara acil şifalar diliyoruz.

 

Dev. Maden – Sen Yönetim Kurulu

Leave a Reply

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir