Maden ocaklarının girişinde “Yeraltından çıkartılan en önemli cevher madencidir”, şantiyelerin girişinde ise “emek en kutsal değerdir” yazarken, maden işçilerinin en temel haklarından mahrum bırakılarak, açlık sınırında ücretlerle çalıştırılması asla kabul edilemez, bunun tersi olsa olsa hamasettir.
Maden işçileri hamaset değil insanca çalışmak ve insanca yaşamak istiyor.
Borç yükünden kurtulmak için maden ihracatı artışında rekor kırılırken, madencilik şirketlerinin varlıkları son 5 yılda 3 katına çıkıyor, maden işverenlerinin karlılıkları her yıl yüzde 200’lere yükseliyor. Biz maden işçilerine ise düşen tek şey, can korkusu altında çalışma zorunluluğu ve açlık sınırında bir ücret oluyor.
Küçük bir azınlık zenginleştikçe yüzbinlerce maden işçisi gittikçe yoksullaşıyor, sefalet koşullarında yaşamaya mahkûm ediliyor.
Bu adaletsizliktir.
Bu adaletsizliğe buyun eğmeyeceğiz.
Haklarımızı, ülke yöneticilerinin ve maden işverenlerinin sadece karlılık gözeterek belirlemelerine bırakmayız.
Alın terimizin karşılığı hakkımız olan ücret ve sosyal haklar verilinceye kadar taleplerimizi haykırmaya devam edeceğiz.
O yüzden taleplerimizi bir kez daha yineliyoruz; biz maden işçileri, çalışırken ölmediğimiz, yaralanmadığımız, meslek hastalığına yakalanmadığımız, insanca çalışma koşulları istiyoruz.
Maden işçileri yaygın olarak kazanılmış hakları olan ağır ve tehlikeli işkolu tanımlamasının dışına çıkarılarak kölelik koşullarını aratmayan taşeron işçisi olarak çalıştırılmaya, kapmış oldukları meslek hastalıkları nedeniyle geçinmelerine yetmeyecek bir emeklilik ücretiyle posaları çıkmış bir halde mezarda emekliliğe mahkûm ediliyor.
Sadece yer altında (kapalı ocak) çalışanlar için değil, üretimde çalışan tüm maden işçilerinin çalışırken ve emekliliklerinde yıpranma ve kıdem hakları gözetilmelidir.
İşkolunun kanayan yarası taşeron çalıştırma işçiler arasındaki ayrımcılığı derinleştirdiği için bu uygulamaya derhal son verilmelidir.
Maden işçilerinin sendikalaşmalarının önündeki engelleme ve baskılar kaldırılmalı. İşçilerin özgürce istedikleri sendikaya üye olmalarını engelleyenlere idari ve cezai yaptırımlar ivedilikle uygulanmalıdır.
Bugünümüzden ve yarınımızdan endişe etmeden, insanca geçinebileceğimiz bir ücret ve sosyal haklar ile emekliliğimizde huzur içinde yaşayabileceğimiz haklara kavuşmak istiyoruz.
Dev. Maden-Sen’de örgütlenip sendikalaşarak, sözü, yetkiyi ve kararı ortaklaştırdığımız birliğimiz ile mücadelemiz başarıya ulaşacaktır.