Madenlerde İşçi Katliamları Devam Ediyor.

Siirt’in Şirvan ilçesine bağlı Maden köyündeki bakır madeninde meydana gelen şev kaymasında  16 işçi göçük altında kaldı şu ana kadar 5 işçinin cansız bedenine ulaşıldı, madende toprak altında kalan 11 işçi için arama çalışmaları devam ediyor.

Ciner grubuna bağlı Park Elektrik Üretim Madencilik Sanayi ve Ticaret AŞ tarafından işletilen Siirt’in Şirvan ilçesinde bulunan Madenköy bakır madeninde ana firma ile birlikte 4 farklı taşeron firma üretim yapmaktadır.

Açık ocak şeklinde çalışan Bakır madeninde 2016 Temmuz ayında da benzeri bir şev kayması meydana gelmiş ve her hangi bir can kaybı olmamıştı. Bölgenin yapısı gereği sekmenlerin daha düşük tutulması kademelerin daha kısa aralıklarda olması gerekmektedir. Ancak madeni işleten firmanın aşırı kar hırsı ve madenlerde ki işçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin alınmaması sonucunda şev (toprak)  kaymaları meydana gelmektedir. Bu katliamın nedeni olarak aşırı yağış ve heyelan gösterilmeye çalışılsa da asıl nedeni madende üretimin kurallara uygun yapılmaması ve madenlerdeki denetimsizliktir.

Hatırlanacağı üzere 6 şubat ve 11 şubat  2011 tarihlerinde Maraş Elbistan da yine ciner grubuna ait Park Elektrik Üretim Madencilik Sanayi ve Ticaret A.ş’nin işlettiği  Cellolar kömür sahasında da benzeri bir şev kayması meydana gelmiş ve 11 madenci toprak altında kalmıştı. 9 madencinin bedeni hala toprak altında çıkartılmayı beklemektedir.

Ülkemizde ekonominin denetimsiz, plansız ve obez büyüme hırsı hemen her gün işçi katliamlarına ve çevre felaketlerine yol açmaktadır.

Madenlerde ki denetimsizliğe ve işçi sağlığı ve güvenliği önlemlerinin yetersizliğine dikkat çekmek üzere yapılan her çağrı hükümet ve sermaye tarafından sizler ülkenin kalkınmasını istemeyen ihanet şebekelerisiniz denerek terörize edilmektedir. Hükümetin ve sermayenin bu tavrının sonuçları ise malumdur.  Türkiye de 2015 yılında toplam 1730 işçi 2016 yılında 10 ayda en az 1600 işçi hayatını iş cinayetlerinde kaybetti.

Hükümetin Soma Katliamının ardından meclise getirdiği ve Soma yasası olarak bilinen maden yasası yer altı ve yerüstü maden işletmelerinde bir takım düzenlemeleri içermekteydi. Uygulanabilirliği tartışılan bir çok maddenin yanı sıra işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerinin bir an önce hayata geçirilmesi için yapılan baskılar bir sonuç vermedi. İşçi sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin uygulanması son olarak 2017 haziran ayına ertelenmiş durumda.

Hükümetin madenciliği taşeronlaşma, hizmet alımı ve rödevans anlaşmaları ile özelleştirmesi sonucunda sektörün geneline hakim olan manzara üretim zorlaması, denetimsizlik ve iş cinayetleri ile  çevre katliamlarıdır.

Dev.Maden-Sen olarak gerek Enerji Bakanlığına gerekse Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına ilettiğimiz raporlarda belirttiğimiz Madenlerde ki denetimsizliğin, işçi sağlığı ve Güvenliği tedbirlerinin alınmamasının sonuçları ağır olmaktadır.

Taşeronlaşma uygulamaları ivedilikle iptal edilmelidir. Özelleştirmeler durdurulmalıdır.

Ucuz üretim için ucuz işgücüne dayalı çalışma kolaycılığından vaz geçilmelidir.

Denetimin özelleştirililip ticarileştirildiği mevzuat değiştirilerek kamu denetimi ve çalışanlar ile sendikaların denetimde söz sahibi olacağı bir yaklaşım değişikliği tartışmaya alınmalıdır.

Hayatını kaybeden madencilerin yakınlarının acısını paylaşıyor, yaralı olarak hastanelere kaldırılan arkadaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.

Dev.Maden-Sen Yönetim Kurulu