Konfederasyonumuz DİSK Yönetim Kurulu’nun açıklanan 2024 yılı asgari ücreti ileilgili açıklaması:
- Türkiye’de ortalama ücret haline gelen asgari ücret, bir kez daha hükümet ve işverenler tarafından, işçiler dışlanarak tek taraflı olarak belirlendi. Hükümet ve işverenlerin ortak kararıyla milyonlarca işçi ve ailesi 2024 yılında açlık sınırının altında bir ücretle yaşamaya mahkûm edildi.
- “Bir kez verilecek zamla bu iş biter” diyenler bilsin ki Türkiye işçi sınıfı açlığa mahkûm olmayacaktır. Türkiye’nin asgari ücretliler toplumu olmaktan kurtarılması ve asgari ücretin yılda dört kez belirlenmesi için DİSK olarak mücadeleye devam edeceğiz.
2024 yılı asgari ücreti hükümet ve işveren bloku tarafından, 700 lirası asgari ücret desteği olmak üzere net 17 bin 2 lira olarak belirlendi. Sermaye kâr rekorları açıklarken, milyonlar yüksek enflasyon nedeniyle ciddi bir gelir kaybına uğradığı, gelir adaletsizliğinin arttığı bir dönemde iktidar ve işverenler bir olmuş, işçi sınıfına açlık ücretini reva görmüştür.
Türkiye’de asgari ücretin sembolik bir ücret olmadığı, işçilerin yarısından fazlasının asgari ücret civarında bir ücretle çalıştığı, üstelik özel sektörde bu oranın yüzde 70’lere ulaştığı biline biline, 2024 yılının ilk aylarında açlık sınırının altında kalacak bir ücret belirlenmiştir.
Belirlenen asgari ücret ilk aylık ödendiğinde dahi yoksulluk sınırının üçte birinin altında kalacaktır. Yani bir evde üç kişi çalışsa dahi -ki bu mümkün değildir- yoksulluk sınırını aşamamaktadır. Daha da kötüsü, asgari ücretliler 2024 yılının ilk aylarından itibaren açlık sınırının altında bir gelirle yaşamaya mahkûm edilmektedir. Yüksek enflasyon koşullarında, bugün belirlenen asgari ücretin 2024 yılı boyunca geçerli olması kabul edilemez.
Türkiye’de asgari ücretin tespitinde bir kez daha uluslararası kurallara uyulmamış, Birleşmiş Milletler, Uluslararası Çalışma Örgütü ve Avrupa Konseyi standartları dikkate alınmamış ve ailesi hesaba katılmadan tek bir işçi üzerinden asgari ücret hesaplanmıştır. Üstelik en düşük kamu işçisi maaşı 2023 sonlarında 24 bin 500 TL iken, 2024 yılında 30 bin lira düzeyini aşacakken devletin özel sektördeki işçilerle kamu işçileri arasında ayrım yapması Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır.
Asgari Ücretin belirlenmesinde bu sene bir ilk daha yaşanmış, 2024 yılı asgari ücreti bir siyasi partinin genel merkezinde belirlenmiştir. İşverenlerle ve hükümetin bir siyasi parti genel merkezinde asgari ücret belirlemesiyle, Asgari Ücret Tespit Komisyonu fiilen ortadan kaldırılmıştır.
İnsanca yaşanacak bir ücrete hasret kalan Türkiye işçi sınıfı için artık hayatta kalmaya yetecek bir ücretten dahi bahsetmek zorlaşmaktadır.
Kaşıkla verilen ücret artışlarının, adaletsiz vergi sistemi, yeni yıl zamları ve yüksek enflasyon yoluyla geri alınması da artık bir gelenek haline gelmiştir.
Türkiye işçi sınıfı bu açlık dayatmasına, zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bu düzene mahkûm kalamaz. Asgari ücret dayatmasından kurtulmak için, Türkiye’nin bir asgari ücretliler toplumu olmaktan kurtarılması için, sendikalaşma, grev ve toplu sözleşme mücadelesini yükseltmek şarttır.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu olarak Asgari Ücret Tespit Komisyonunda olmamamıza rağmen, Türkiye’nin dört bir yanında işyerlerinde, meydanlarda, sokaklarda, verdiğimiz mücadeleyi büyütmeye kararlıyız.
İnsanca yaşanacak ücret için;
Gelirde adalet için;
Vergide adalet için;
MÜCADELEYE DEVAM!